PVC Pencere ve kapı sektörü 1970’li yıllarda nüfusun ve konut ihtiyacının artması sebebiyle, inşaat sektörüyle beraber bir bütün haliyle gelişmeye devam etmekte Türk müteahhitlerin yabancı ülkelerle yaptıkları inşaat sözleşmeleri ile birlikte ihracatı arttırmış ve piyasaya hızlı bir giriş yapmıştır. Günümüzde Artık PVC pencereler her iki evden birine girerek yeni trend ve biraz da ahşap pencerelerin nostaljik gibi görünmesiyle evlerin dışarıya bakan yüzü oldu. Ses, ısı ve su yalıtımı gibi katkılarıyla Türkiye’de konutların yarısından fazlasında tercih edildi. Çok büyük bir sektör hâline gelen bu sektör 3 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaşmış durumda. Günümüz verilene göre 2009 yılından bir önceki yıla göre önemli oranda düşüşle 260 bin ton PVC profil üretilmiş. Fakat son yıllarda yapılan yeni binalar olsun eski binalar dahil yüzde 80’inde PVC pencere kullanılıyor. Bu nedenle sektör geniş olmasından dolayı Türkiye’de bir çok firmalar hileler yaparak standart dışı üretim yapmakta ve ev sahipleri veya müteahhitleri ekonomik zarara soktuklarını belirtmek gerekiyor. Bu nedenle sektöre yeni bir standartlandırma getirilerek AB pencere standardının oluşturulması ve CE belgesinin bu sektörde uygulanmaya alınması beklentisi içinde olunup, ileride firmaların ihracat faaliyetleri sırasında karşılarına bir engel çıkmaması için CE için hazırlık yapılmaktadır. Sektördeki şirketler, PUKAB (Pencere Üreticileri Kalite Birliği Derneği) ve bazıları da İMSAD (İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği) çatısı altında toplanmaktadır.

Peki PVC neden bu Pazar içine girmiş ve tasarım,  fonksiyon, maliyet ve kolay şekillendirebilme yeteneği kazanmış ve nasıl üstünlüğünü kanıtlamıştır? PVC pencereler zaman içerisinde o kadar  çeşit kazanmıştır ki tartışılmaz bir şekilde farklı serilerin birbirlerine uyumluluğu ve modüler yapıda tasarlanmaları sayesinde sürekli geliştirilebilir bir “sistem” haline gelmiştir. PVC, “Polivinilklorid” adlı sentetik bir malzemenin kısaltılmışıdır. 1835 yılında Fransız kimyager Henri Victor Regnault tarafından sentezlenmiştir. PVC, %57 oranında sofra tuzu ve %43 oranında petrolden elde edilmektedir. Türkiye’de ise üretimi ve ihracatı 2005 yılında 14 bin 623 tonluk ihracata karşılık 31 milyon 907 bin dolarlık değerle yer buldu. PVC kapı-pencere ürünlerinde firmaların ilk sıradaki ihracat pazarı %13 payla Almanya olmuştur. Bu sektörde de öncülüğünü konuşturan Türkiye Almanya’dan sonra gelmektedir.

Bu teknik detaylar ve bilgilendirmelerden sonra, aslında her sektörde olduğu gibi de bu sektörde de güvenilir iyi işçilik PVC pencereden tam yararlanabilmek için üretim ve montajın doğru ve kaliteli yapıldığından emin olmak gerekiyor. Teknik Yapı olarak Firmamız bu güvencesini Çorlu’da uzun yıllar hizmet vermiş bir firma olarak Fıratpen ürünlerinin kalitesi ile sizin isteklerinizi ve dilediklerinizi karşılamaktadır. Peki biz bu güvenceyi hangi tercihlere göre size sunabiliyor ve gönül rahatlığıyla iddalı olabiliyoruz?

• Firmamız uzun yıllar camcılık sektöründe hizmet vermesinden dolayı uzman görüşüyle
• Öncelikle o mekanın veya o mekanı kullanan kişilerce hangi teknik özellikle bir pencereye ihtiyaç duyduğunu tespit etmekle
• Yoğun trafik gürültüsü olan yerdeki bir binanın pencereleri farklı, kuzey yönüne bakan bir pencerenin özelliklerinin farklı olduğunu söylemekle
• CE belgesinin olmasına özen göstermesiyle
• Güçlü bayi teşkilatı olan markalar tercih etmesiyle
• PVC pencerelerde montaj pencerenin uzun yıllar sağlıklı bir şekilde çalışmasını sağlamakla sizlere bu güvenceyi, bu kaliteyi sunabiliyoruz.

Firmamız Teknik Yapı olarak ayrıca Fıratpen bayisi olarak işçilik ve tecrübemizle beraber, Fıratpen ürünlerinin kalitesini birleştirerek Çorlu ve civar bölgelerde cam balkon, plastik pencere montajları yaparak kaliteli montaj hizmeti vermektedir. Sizde ucuz işçilikle yapılan montajdan ödün vermemek istiyorsanız, Teknik Yapı olarak sizi yarı yolda bırakmayacak PVC Pencere yaptırmak istiyorsanız bizimle iletişime geçebilir ve detaylı bilgi alabilirsiniz.